Miguel Angel Asturias'ın kitapları
Miguel Angel Asturiasâın 1940âlarda âSayın BaÅkanâla baÅlayan, âMısır İnsanlarıylaâ süren, 1950âlerde kaleme aldıÄı âMuz Ãçlemesiâyle doruÄuna varan romancılıÄının harcında, 1930âların baÅında gittiÄi Parisâte, Sorbonne Ãniversitesiânde Maya kültürleri uzmanı Georges Raynaudânun tilmizi olmasının da André Bretonâun etkisiyle gerçeküstücülüÄe yönelmesinin de payı vardır kuÅkusuz.

YaÅar Kemalâin âyakın akrabasıâ
Zamanla bazı yazarların modası geçer, kimi yazarlar edebiyatın moda âleminde okurun gözdesi oluverir. Kimi yazarlar da uzun bir zaman aralıÄının ardından yeniden keÅfedilir. Bir de unutulan yazarlar vardır. Sanki tüm yapıtlarını sırtlanıp ortadan kaybolmuÅlardır. Uzun süre ortalıkta görünmezler. Oysa eskimiÅ falan deÄildirler; eskimek Åöyle dursun, yapıtları günümüzde yepyeni bir dirimsellik kazanmıÅtır.
Son yıllarda, sözünü ettiÄimiz unutulan yazarların baÅında 1967 Nobel Edebiyat Ãdülü sahibi Miguel Angel Asturias geliyordu. Neyse ki Marksist literatür alanındaki titiz yayınlarıyla tanıdıÄımız Yordam Kitap, yeni edebiyat dizisini hazırlarken bu âunutuluÅâa son verdi ve Asturiasâın altı yapıtını, SavaÅ Ãekiçâin albenili kapak tasarımlarıyla birbiri ardı sıra yayımladı. Bu kitapların hem özleyenlerini Asturiasâla yeniden buluÅturacaÄını, hem de genç okur kuÅaÄını bu büyük yazarla tanıÅtıracaÄını umut ediyorum.
Asturias, benim gözümde, ülkesinin masal ve söylencelerini özümseyip yaÅadıÄı toplumun baÄrından çaÄdaÅ romanlar yaratmasıyla YaÅar Kemalâin âyakın akrabasıâ olmuÅtur hep.
1940âlarda âSayın BaÅkanâla baÅlayan, âMısır İnsanlarıylaâ süren, 1950âlerde kaleme aldıÄı âMuz Ãçlemesiâyle doruÄuna varan romancılıÄının harcında, 1930âların baÅında gittiÄi Parisâte, Sorbonne Ãniversitesiânde Maya kültürleri uzmanı Georges Raynaudânun tilmizi olmasının da André Bretonâun etkisiyle gerçeküstücülüÄe yönelmesinin de payı vardır kuÅkusuz.
BÃYÃLà GERÃEKÃİLİK
âKüçük bir köyde yaÅayan bir Yerli ya da melez, kocaman bir kayanın bir insana ya da deve ya da bir bulutun bir taÅa dönüÅtüÄünü gördüÄünü anlatabilir size. Bu söylediÄi elle tutulur bir gerçeklik deÄilse de, doÄaüstü güçleri nasıl kavradıÄını gösterir. O yüzden, buna edebi bir ad vermem gerekirse âbüyülü gerçekçilikâ diyebilirimâ diyen Asturiasâın, özellikle âSayın BaÅkanâ adlı romanıyla Latin Amerika edebiyatında büyülü gerçekçiliÄin kurucularından olduÄunu söylemek yanlıŠolmayacaktır. KuÅkusuz, özellikle âPedro Paramoâ adlı romanıyla Juan Rulfoâyla birlikte. Gabriel GarcÃa Márquez, âYüz Yıllık Yalnızlıkâında, Asturias ve Rulfoânun açtıÄı yoldan yürümüÅtür.
Yıllarca Avrupaâda sürgün hayatı yaÅamak zorunda kalan Asturias, Parisâten Guatemalaâya taÅıdıÄı gerçeküstücülüÄü, Latin Amerika büyülü gerçekçiliÄinin kalıbında eritmiÅtir.
GUATEMALA EFSANELERİ
âGuatemala Efsaneleriâ (Leyendas de Guatemalahas, 1930), Kolomb-öncesi döneme, İspanyolların Güney Amerikaâyı istilasından önceye tarihlenen Maya söylencelerinin Åiirsel bir dille yeniden kaleme alındıÄı bir âulusal kimlikâ arayıÅıdır. Asturiasâın bu kitabını Türkçeye ilk kez, masalları, gölge oyunlarını, destanları kapsayan araÅtırmalarıyla halkbilime yadsınmaz katkılarda bulunmuÅ olan, edebiyat hocam Tahir Alanguânun daha 1967âde çevirmiÅ olması bir rastlantı deÄildir kuÅkusuz. Ne ki âGuatemala Efsaneleriâni salt söylencelerin yeniden yazılıÅıyla sınırlı bir yapıt olarak nitelemek doÄru olmaz. Evet, bir âulusal kimlikâ arayıÅıdır aynı zamanda ama okur Asturiasâın bu kitaptaki dokuz öyküsünde, zaman ve mekândan arınmıŠbir güzellikler ve gizler tufanının içinde bulur kendini.
SAYIN BAÅKAN
Dilimize çaÄdaŠöykücülüÄümüzün en özgün yazarlarından Zeyyat SelimoÄluânun kazandırdıÄı âSayın BaÅkanâ (El Señor Presidente), 1933âte tamamlanmıŠolmasına karÅın ancak 1946âda, o da Asturiasâın ülkesinde deÄil Meksikaâda yayımlanabilmiÅtir. Bunun nedeni de, Guatemala diktatörü Manuel Estrada Cabreraâdan yola çıkılarak yazılmıŠaÄır bir diktatör yergisi olmasıdır.
Bu diktatör, Asturiasâın deyiÅiyle âLoÅluÄu seven, ortalarda görünmeyen bir diktatördür. Halk onu hiç görmez ama aynı doÄa güçleri gibi onun acımasız varlıÄını her zaman üzerinde hissederâ. Bu nitelik, kuÅkusuz, onu gözle görülmeyen, elle tutulmayan ama hikâyenin her satırında dayanılmaz varlıÄını duyumsatan bir âroman karakteriâ kılar.
Asturiasâın sürgünde kaleme aldıÄı âSayın BaÅkanâ, bir zamanlar Latin Amerika ülkelerinde sık sık boy gösteren asker ya da sivil tüm diktatörlere yönelik bir yergi olarak da okunabilir. Ama dilerseniz, Latin Amerikaâyla da sınırlı kalmayabilir, dünyanın pek çok yerinde yönetimi ve yetkileri tek elde toplama, tek adam olma heveslisi tüm baÅkanlara yöneltilmiÅ bir eleÅtiri olarak da okuyabilirsiniz âSayın BaÅkanâı.
MUZ ÃÃLEMESİ
âKasırgaâ (Viento fuerte, 1950), âYeÅil Papaâ (El papa verde, 1954) ve âGözleri Açık Gidenlerâden (Los ojos de los enterrados, 1960) oluÅan ünlü âMuz Ãçlemesiânde, ana izlek, Yerlilerin muz plantasyonlarında uÄradıkları sömürüdür. Asturias, Orta Amerika ve Güney Amerika ülkelerinin iç politikasını da yakından denetleyen Amerikan meyve Åirketi United Fruitsâun sömürüsünü ve iÅçilerin bu sömürüye baÅkaldırıÅını, Maya söylencelerinden yola çıkarak masalla gerçeÄi ayırt edilmez kılarak anlatır.
âKasırgaânın Leyla Gürselâin, âYeÅil Papaânın Cemal Süreyaânın, âGözleri Açık Gidenlerâin de ErdoÄan Tokatlıânın güzel ve özenli Türkçeleriyle dilimise kazandırılmıŠolmaları da günümüz okuru açısından bir talihliliktir.
GUATEMALAâDA HAFTA TATİLİ
âGuatemalaâda Hafta Tatiliâ (Week-end en Guatemala, 1956), Tahir Alanguânun incelemesinde de belirttiÄi gibi, Asturiasâın büyük romancılıÄını belki de bir yana bırakarak olanca çıplaklıÄıyla nerdeyse bir röportaj gerçekçiliÄine yöneldiÄi öykülerden oluÅur:
âKomünizmle Mücadele Dernekleri, mezarları kendilerine kazdırılarak öldürülen sendikalı iÅçiler, halkı kırıp geçirenparalı satılmıŠaskerler, silahsız insanların inatçı direniÅleri, iftira kampanyaları, kitle halinde tevkifler, sorgusuz sualsiz gruplar halinde kurÅuna dizmelerâ¦â
MISIR İNSANLARI
Bir de Asturiasâın 1949âda yayımlanan âMısır İnsanlarıâ (Hombres de maiz) adlı romanı var tabii. Bazı edebiyat eleÅtirmenlerince Asturiasâın baÅyapıtı olarak nitelenen âMısır İnsanlarıânda, Mayaların insanın âkutsal mısırâdan yaratıldıÄına deÄgin inancını yansıtan söylence, çaÄdaÅ romanın imbiÄinden geçirilir. Geleneksel Yerli kültürünün modern teknolojinin baskısıyla karÅılaÅtıÄında geçirdiÄi acı deneyler, gerçek ve düÅten dokunmuÅ bir üslupla dile getirilir.
Yıllardır kimselerin el atmadıÄı Asturiasâın altı romanını basmakla önemli bir yayımcılık duyarlıÄı gösteren Yordam Kitapâın, âMısır İnsanlarıânı da dilimize kazandırmasını dilerim.

En Ãok Okunan Haberler
-
5 yıldızlı iki otelde falezlere gizli tünel!
-
Terörsüz Türkiye'ye 'evet' diyoruz!
-
Ãanakkale'de korkunç kaza
-
İstanbul depremi için 'tarih aralıÄı' verdi
-
Beylikdüzü'nde iki metrobüs çarpıÅtı!
-
3 yaÅındaki çocuÄun baÄırsaÄından çıktı...
-
Darp ederek öldürdükleri iÅçiyi suçladılar!
-
170 gizli yeraltı tesisine ulaÅtı!
-
Ãlüm raporu isyan ettirdi!
-
İŠgörüÅmesine giden kadına, boks hocasından saldırı!